Nisan ayında Malatya’yı etkisi altına alan ve birçok bölgede meyve bahçelerinde ciddi hasara neden olan zirai don, kayısı üreticilerini zora soktu. Ancak Doğanyol ilçesinde baraj kenarına yakın alanlarda yetiştirilen kayısı, dut ve çilek gibi meyveler büyük ölçüde zarar görmedi. Bu durum, felaketin ortasında üreticiye moral ve maddi kazanç sağladı.

Türkiye’nin kayısı başkenti olan Malatya’da, bu yıl Nisan ayında meydana gelen ani sıcaklık düşüşleri, binlerce dönüm meyve bahçesini etkiledi. Özellikle yüksek kesimlerde rekolte kayıpları büyük boyutlara ulaşırken, bazı bölgelerde ürün neredeyse hiç alınamadı. Ancak baraj gölü çevresindeki mikroklima etkisi sayesinde, bu alanlarda meyve ağaçları zarar görmeden gelişimini sürdürdü.

Doğanyol ilçesinde çiftçilik yapan Şaban Genç, baraj kıyısındaki bahçelerinde bu yıl beklenenden çok daha iyi bir hasat elde ettiklerini anlattı. Özellikle dut meyvesinden yüksek verim aldıklarını söyleyen Genç, “Dutlardan elde ettiğimiz pekmez çok kaliteli oldu. Kendi ihtiyacımızdan fazlasını 300 TL’den satışa sunduk. Alıcı bulmakta hiç zorlanmadık” dedi.

Zirai donun vurduğu yıl içinde bu tarz alanların önemi bir kez daha ortaya çıkarken, Genç gibi üreticiler, baraj kenarındaki arazilerin gelecekte daha fazla değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Mikroklima etkisinin daha fazla araştırılması ve tarımsal üretim planlamasında dikkate alınması gerektiğini belirten üreticiler, don riskine karşı baraj çevresindeki arazilerin stratejik öneme sahip olduğunu vurguladı.

Tarım İl Müdürlüğü yetkilileri de don riskine karşı alternatif üretim bölgelerinin değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, özellikle baraj çevresinde don riskinin daha düşük olması nedeniyle bu alanların tarım yatırımları açısından cazibesinin arttığını kaydetti.
Malatya’da yaşanan bu örnek, iklim risklerinin arttığı bir dönemde tarım politikalarının bölgesel farklar gözetilerek yeniden ele alınması gerektiğini de ortaya koyuyor.