Anahtar Parti İl Başkanı Hamza Arslan, yaptığı yazılı açıklamayla tarımda su kullanımının verimliliğini artırmaya yönelik kapsamlı bir reform paketi sundu.  Başkan Arslan, tarımsal üretimde tüketilen su miktarının Türkiye genelindeki toplam su kullanımının w'sine karşılık geldiğine dikkat çekerek, 'Tüm tarla ve bahçelerde damlama sulama sistemine derhal geçilmelidir' dedi.

Arslan, mevcut damlama sulama sistemlerinin yeterince yaygınlaşmamasının temelinde finansman ve bürokratik engellerin yattığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Damlama sistemleri için sağlanan sıfır faizli krediler, çiftçinin önüne çıkarılan ÇKS şartı, banka limiti gibi engellerden arındırılmalı.” “Şu anki uygulamalar ithalatçı firmaları zenginleştiriyor, çiftçiye ulaşamıyor.”

Parti olarak çözümün doğrudan ve ayni destek olduğunu belirten Arslan, şu önerileri sundu:

“Damlama sulama sistemleri, Tarım ve Orman Bakanlığı aracılığıyla ayni olarak çiftçiye verilmelidir. Yerli üreticilerle toplu alım yapılmalı, yüzde 50’ye varan maliyet avantajı sağlanmalıdır. Bu yöntemle hem hazine yükü azalır hem de sistem kamu denetiminde olur.”

Tarımda su verimliliğinin halen %50 düzeyinde olduğunu belirten Arslan, damlama sulama sistemiyle bu oranın %90’a çıkarılabileceğini ifade etti.  

“Bu, %40 daha az suyla aynı üretimin yapılması demektir. Kazanılacak su miktarı, Türkiye’deki tüm sanayi ve hanelerin yıllık su tüketiminden fazladır,” diyen Arslan, vahşi sulamanın neden olduğu hastalıkların ve verim kayıplarının da önlenebileceğini belirtti.

Kuraklıkla mücadele için ürün deseninin yeniden planlanması gerektiğini vurgulayan Arslan:

“Su kıtlığı olan bölgelerde az su isteyen ürünler bakanlıkça zorunlu hale getirilmeli.” “Bu ürünler sözleşmeli olarak ve alım garantisiyle ektirilmelidir. Tarım Bakanlığı, çiftçi ile işleyen firmalar arasında sözleşmeli üretim modeli kurmalıdır.”

Sulama birliklerinin sadece tahsis-tahsilat yapan pasif yapılar olmasının yeterli olmadığını ifade eden Arslan, şu çağrıyı yaptı:

“Sulama birlikleri ekim desenine göre tarla bazlı su planlaması yapmalı. Hangi ürüne ne kadar su verileceği önceden belirlenmeli ve uygulanması aktif şekilde izlenmelidir.” Su yönetimini analiz eden, kamuoyuna açıklayan şeffaf yapılar haline gelmelidirler.”

Açıklamasının sonunda Anahtar Parti olarak sadece eleştirmekle kalmadıklarını vurgulayan Arslan, “Biz tarımın sorunlarına ağlayan değil, çözüm getiren bir partiyiz. Tarımda suyu merkeze alan bu reform paketi, sürdürülebilir üretimin ve gıda güvenliğinin teminatıdır” dedi.