Çin kökenli bir solunum virüsü olan İnsan Metapnömovirüsü (HMPV) vakalarındaki artışın tüm dünyada endişe yarattığını belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, “Başta Pekin’de olmak üzere, dünyanın farklı şehirlerinde özellikle çocuklar arasında olmak üzere grip benzeri HMPV vakalarında mevsimsel artışın da etkili olduğu hızlı yayılan hastalık haberleri gelmeye başladı” dedi.

VM Medical Park Samsun Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, HMPV (İnsan Metapnömovirüsü) hakkında bilgilendirmede bulundu. Son günlerdeki solunum yolu hastalıklarındaki artışın arkasındaki suçlular olarak İnfluenza A, HMPV, Mycoplasma pneumoniae ve Kovid-19 dahil olmak üzere birden fazla virüsü bildiriyor. Kovid-19 salgınından 5 yıl sonra Çin kökenli bir solunum virüsü olan İnsan Metapnömovirüsü (HMPV) vakalarındaki artışın dünyada endişe yarattığını belirten Prof. Dr. Özkaya, “Başta Pekin’de olmak, özellikle çocuklar arasında grip benzeri HMPV vakalarında mevsimsel artışın da etkili olduğu hızlı yayılan hastalık haberleri gelmeye başladı” diye konuştu.

“40-80 yaş arası kişilerde ciddi hastalıkları tetikleyebilir”

Özellikle 40-80 yaş arası bireylerin dikkat etmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Özkaya, “2001 yılında keşfedilen HMPV, iyi bildiğimiz bir virüs olan Solunum Sinsityal Virüsü (RSV) ile aynı aileden olup, Çin Ulusal yayıncısı CCTV’ye göre 14 yaş ve altı çocuklar arasında dalgalı ancak artan pozitif HMPV vakası oranını ortaya çıkarmaktadır. Araştırmalar HMPV vakalarındaki ani artışın, özellikle 40 ila 80 yaş arası bireylerde, çok küçük çocuklarda ve bağışıklık sistemi zayıf kişilerde daha ciddi hastalıklara neden olabileceğini ve ani ölümlerde kayda değer bir artışa yol açabileceğini gösteriyor” dedi.

“Öksürük, ateş ve nefes darlığına dikkat”

2023 yılında Hollanda, İngiltere, Finlandiya, Avustralya, Kanada, ABD ve Çin'de HMPV vakalarının bildirildiğini belirten Prof. Dr. Özkaya, “ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine (CDC) göre yaygın semptomlar arasında öksürük, ateş, burun tıkanıklığı ve nefes darlığı yer alıyor. Bizde ise henüz spesifik bir HMPV vakası bildirilmemekle birlikte, Uzak Doğu ve Avrupa geçiş yollarından ülkemize gelen kişilerde, özelikle de Umre, Hac sonrası vakaların görülebileceği düşünülmektedir. HMPV'nin solunum damlacıkları, el sıkışma gibi doğrudan temas veya kontamine nesnelere dokunma yoluyla yayıldığını biliyoruz. Virüsün 3 ila 5 günlük bir kuluçka süresi var” ifadelerini kullandı.

“Enfeksiyonlar yaygın ama ciddi bir küresel tehdit değil”

Vaka görülen ülkelerdeki uzmanların neredeyse her çocuğun beşinci doğum gününe kadar en az bir HMPV enfeksiyonuna sahip olacağını ve yaşam boyunca birden fazla enfeksiyonun yeniden yaşanmasını beklediklerini söylediklerini dile getiren Prof. Dr. Özkaya, "Genel olarak uzmanlar şu anda daha ciddi bir küresel soruna dair herhangi bir işaret olduğunu düşünmüyor. Yine de kalabalık yerlerde maske takmak, solunum yolu virüsü enfeksiyonlarına bağlı daha ciddi hastalık riski yüksekse kalabalıklardan mümkün olduğunca kaçınmak, iyi el hijyeni uygulamak ve grip aşısı yaptırmak gibi standart genel önlemleri öneriyorlar” şeklinde konuştu.

“Sert kısıtlamalar olmayacak”

Ülkemizde vaka görülse bile kesinlikle koronavirüsün sert kısıtlamalarına geri dönmenin söz konusu olmayacağını ifade eden Prof. Dr. Özkaya, “Ama hastalığın kuluçka süresi kısa olduğu için ciddi bir salgın görülmemekle birlikte, grip benzeri şikayetleri olan başta çocuklar olmak üzere yetişkinlerin evde kalmalarını ve kişisel hijyen kurallarına uymalarını öneriyoruz. Maske takılmasını ve hasta çocukların yaşlı ebeveynleri ile temasına dikkat etmelerini öneriyoruz. Dünyada ve ülkemizde artan bu beklenmedik çocuk zatürre vakalarının zemininde etkili olan birkaç virüsten biri de HMPV virüsü olabilir” dedi.

“Risk grupları önlem almalı”

HMPV, bildiğimiz bir virüs ailesinden olup, kuluçka süresi kısa olduğu için bizim ülkemiz için salgın boyutuna geleceğinin düşünülmediğini belirten Prof. Dr. Özkaya, “2 yaşın altındaki çocuklar da dahil olmak üzere çok gençlerin, yaşlılar ve ilerlemiş kanser hastaları da dahil olmak üzere bağışıklık sistemi zayıf olanların virüse karşı en savunmasız grup oldukları için ailelerin dikkat etmelerini öneriyoruz” şeklinde konuştu.