Hestâ Termal Kaplıcaları İlgi Bekliyor – Yetkililerin Desteğine İhtiyacı Var

Yüzyıllardır Şifa Dağıtan Hestâ Kaplıcaları, Bakım Eksikliği ve Yetersiz Yatırımlar Nedeniyle Potansiyelini Kaybediyor

Siirt'in doğal şifa kaynağı olarak bilinen Hestâ termal kaplıcaları, uzun yıllar bölge halkının sağlık, dinlenme ve turizm ihtiyacını karşılayan önemli bir merkez olmuştur. Hestâ, mineral açısından zengin, doğal sıcak su kaynaklarıyla, özellikle romatizma, eklem ağrıları, cilt hastalıkları ve kas-iskelet sistemi rahatsızlıkları gibi birçok sağlık sorununa iyi gelmektedir. Ancak, günümüzde tesislerin bakımsızlığı, yetersiz altyapı ve yönetim sorunları nedeniyle bu değerli kaynak hak ettiği ilgiyi görememektedir. Kaplıca, şu anda açık olmasına rağmen, özellikle kış aylarında alttan ısıtma sistemi olmaması ve yetersiz bakım nedeniyle yeterli ilgiyi görmemektedir.

Tarihî Geçmiş ve Modern Dönemde Kaybedilen Değerler

Hestâ kaplıcaları, bölgedeki insanların yüzyıllardır şifa bulduğu doğal termal kaynaklardan biridir. 1946 yılında Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde müftülük yapmış Ömer Atalay’ın kaleme aldığı Siirt tarihinin ilk Latin harfli kitabında da geniş yer bulmuş, halkın sağlık merkezi olarak yüzyıllar boyunca hizmet vermiştir. Atalay'ın eserinde, bu kaplıcaların şifalı sularıyla halkın birçok sağlık sorununa çözüm sunduğu belirtilmektedir. Bu sular, mineral açısından zengin yapısıyla dolaşım sistemi bozuklukları, cilt hastalıkları, solunum yolu problemleri ve kas ağrıları gibi pek çok sağlık sorununa iyi gelmektedir. Ancak bu tarihî değer, günümüzde yeterince korunamamakta ve ilgisizlik nedeniyle gözden düşmektedir.

Ayrıca, Billoris Kaplıcası'nın eski çağlardan beri 35°C sıcaklıkta kükürtlü su kaynağıyla tanındığı, geniş mağara benzeri yapısıyla dikkat çektiği belirtilmektedir. Bu kaplıca, iki değirmeni döndürebilecek kadar güçlü ve bol suyla beslenmektedir. Havuzlardan çıkan su, yaklaşık 20 metre aşağıdaki Botan Nehri'ne karışmaktadır. Kaplıcanın çevresinde soyunma yerleri, localar ve bir otel bulunmaktaydı. Romatizma hastaları ve cilt problemleri yaşayanlar için özellikle şifalı olduğu vurgulanmaktadır.

Hista Kaplıcası ise Eruh ilçesinin Fındık bucağında, Dicle kıyısında yer almakta olup, biri kadınlara diğeri erkeklere mahsus iki ayrı kaplıcadan oluşmaktadır. Bina yaklaşık 30 metre uzunluğunda ve 5 metre genişliğinde olup, içinde yaklaşık 1 metre derinliğinde havuzlar bulunmaktadır.

Yıkılan Tesisler ve Kaybolan Milyonlarca Liralık Yatırım

Geçmişte 150 kişilik, 4 yıldız kalitesinde hizmet veren bir otel ve tesis, çeşitli gerekçelerle yıkılmış ve içerisindeki mobilya, televizyon, beyaz eşyalar gibi değerli malzemeler kaybolmuştur. Bu tesisin yeniden inşa edilmesi halinde en az 500 milyon liralık bir yatırım gerektiği tahmin edilmektedir. Bölge halkı, bu israfın hesabının sorulmasını ve kaybedilen tesisin yeniden yapılmasını talep etmektedir.

Bakım ve Altyapı Eksiklikleri Nedeniyle Rağbet Görmüyor

Hestâ kaplıcaları, şu anda açık olmasına rağmen, kış aylarında alttan ısıtma sistemi olmadığı için yeterli ilgiyi görememektedir. Mevcut tesislerin bakımsızlığı, çevre düzenlemesinin yetersizliği ve altyapı eksiklikleri, bölgenin potansiyelini tam anlamıyla kullanmasını engellemektedir. Ayrıca, konaklama imkanlarının yetersizliği ve yeni yatırımların eksikliği, kaplıcaların turizmde hak ettiği yeri bulamamasına neden olmaktadır.

Şırnak Yönetiminin İlgisizliği Tepki Çekiyor

Kaplıcaların bulunduğu bölge, uzun süredir Şırnak yönetiminde bulunuyor. Ancak yerel halk, bölgeye gerekli ilginin gösterilmemesinden şikayetçi. Kaplıcaların asıl su kaynağından yaklaşık 1 kilometre uzakta ve sağlıksız koşullarda yapılan havuzlar, ziyaretçilerin şikayetlerine neden olmaktadır. Bu eksikliklerin giderilmesi ve kaplıcaların modern standartlara uygun şekilde yeniden inşa edilmesi için çağrılar sürmektedir.

Geleceğe Yatırım ve Yeni Sponsor Arayışı

Hestâ kaplıcaları, uzun yıllar Mercedes bayilikleri bulunan bir firma tarafından desteklenmiş, ancak son dönemde bu sponsorluğun sona erdiği belirtilmektedir. Bölgenin yeniden canlanması ve modern tesislerle donatılması için yeni yatırımcıların bulunması gerektiği vurgulanmaktadır.

Seyyah Vehip Emrah'tan Kültürel Miras Çağrısı

Seyyah Vehip Emrah, Hestâ kaplıcalarının tarihî ve kültürel mirasının korunması gerektiğini belirterek, bu değerli kaynağın yeniden hayat bulması için tüm yetkililere çağrıda bulundu. Hestâ'nın doğal termal sularının hem turistik hem de sağlık açısından büyük bir potansiyel taşıdığına dikkat çeken Emrah, bölgenin yeniden hak ettiği değeri görmesi için tüm ilgilileri göreve davet etti. Emrah, bu bölgenin sadece sağlık açısından değil, kültürel ve turistik anlamda da büyük bir değer taşıdığını ve gelecekte önemli bir turizm merkezi olabileceğini vurguladı.