Verilere göre, Türkiye’de yoksulluk oranı bu yıl artarak %13,6 oldu. Bu, yoksulluk sınırının medyan gelirin yüzde 50'si dikkate alınarak hesaplanmasıyla belirlendi. 2024 yılı verileri, Türkiye’nin yoksullukla mücadelede önemli zorluklar yaşadığını ortaya koydu.

Sürekli Yoksulluk Artıyor

Özellikle sürekli yoksulluk oranı dikkat çekiyor. 2024 yılında bu oran %13,7 olarak kaydedildi. Nüfusun %4,3'ü dört yıl boyunca sürekli yoksulluktan çıkamadı. Yoksulluk, uzun yıllar süren bir soruna dönüşüyor, bu da daha etkili önlemlerin alınmasını gerektiriyor.

Eğitim Düzeyi ile Yoksulluk Arasında Bağlantı

TÜİK verilerine göre, yoksulluk oranı en yüksek olan grup, okul bitirmeyenler. Bu grupta yoksulluk oranı %24,7 olarak belirlenirken, yükseköğretim mezunları ise %2,7 ile en düşük yoksulluk oranına sahip grup oldu. Bu durum, eğitimin yoksulluktan çıkma üzerindeki önemli etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Maddi ve Sosyal Yoksunluk Oranı %13,3’e Geriledi

Maddi ve sosyal yoksunluk oranı ise, hane düzeyinde sorgulanan 13 maddelik değişkenlerin yetersizliği olarak tanımlanıyor. 2023 yılında %14,4 olan bu oran, 2024 yılında %13,3 olarak ölçüldü. Ancak yine de %13,3, ciddi bir oranın yoksulluk sınırına yaklaştığını ve yaşam standartlarının daha da düşmesi tehlikesini barındırıyor.

Yoksulluk Oranı En Yüksek Olan İller

Verilere göre, yoksulluk oranı en yüksek iller arasında Kırıkkale, Aksaray, Niğde, Nevşehir, Kırşehir ve Kastamonu gibi iller bulunuyor. Diğer taraftan, Gaziantep, Adıyaman, Kilis, Şanlıurfa ve Diyarbakır gibi iller ise yoksulluk oranının en düşük olduğu bölgeler olarak öne çıkıyor.

Barınma Koşulları ve Borç Yükü Sorunu

TÜİK’in raporuna göre, Türkiye’de nüfusun %31,3'ü sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri gibi konut sorunlarıyla karşılaşıyor. Ayrıca, %56,8'i, taksit ödemeleri veya yaşam borcu ile karşı karşıya kalmış durumda. Bu borç yükü, birçok hane halkının yaşam koşullarını daha da zorlaştırıyor.

Yoksulluktan Çıkamayanlar İçin Acil Önlemler Gerekiyor

Türkiye'deki yoksulluk oranlarının artması, özellikle düşük eğitim seviyesine sahip bireyler için büyük bir tehdit oluşturuyor. Eğitim, borç yükü, barınma koşulları ve maddi yoksunluklar gibi sorunlar, toplumun büyük bir kesimini etkilemeye devam ediyor. Yetkililerin, bu olumsuz tabloyu tersine çevirebilmek için daha kapsamlı politikalar geliştirmesi gerekmekte.